“Kırkpınar Başpehlivanımız Cengizhan Şimşek ile ilgili Basına ve sosyal medya organlarına yansıyan, yanlış bilinen konuları kamuoyuna bilgilerine sunmak isterim.
Spor Kulübümüzün Kırkpınar Başpehlivanı sporcumuz Cengizhan Şimşek 2016 yılından bu yana Doping Kurulu havuzunda bulunmaktadır. Kural gereği zorunlu olarak bu tarihten itibaren her ay sporcumuzdan yer bildiriminde bulunması talep edilmektedir.
Sporcumuz da bu kurula uyarak 2019 yılına kadar düzenli bir şekilde bildirimlerini gerçekleştirmekte ancak 2019 yılı sonrasında çeşitli sebeplerden dolayı bildirimlerini gerçekleştirememiştir.
Hal böyle iken Doping Kurulu 2019 yılından sonra sporcu ile iletişim kuruyor ancak durumdan sporcunun kulübüne bilgi verilmiyor.
6 Kasım 2021 tarihinde yapılan Türkiye Güreş Federasyonu seçiminden sonra yeni yönetimde görev aldım. Yine 2021 yılının Aralık ayında yapılan yönetim kurulu toplantısında sporcumuzun bu durumu da sözlü olarak gündeme gelerek sporcumuzla paylaşılmıştır. Ben de bu tarihten sonra sporcumuzun durumuna müdahil olmuş bulanmakta ve durum ile ilgili sporcumuzla istişare etmekteyim.
Kırkpınar Başpehlivanımız Cengizhan Şimşek 2019 yılından sonra bildirimde bulunmadığını kendisi de teyit ve beyan ederek. “usta beni bu durumdan kurtar” ricasında bulunmuştur.
2022 yılı Mart ayında Tahkim Kurulu Güreş Federasyonu’na sporcuya Tahkim Kurulu’nun verdiği Kural İhlali cezasının uygulanması için resmi yazı gönderiyor.
Türkiye Güreş Federasyonu bu konuyu Hukuk Kuruluna bildiriyor. Hukuk Kurulu ve sporcu, avukatı ile tahkim kararına itiraz ediyor.
Nisan ayının son mayıs ayının ilk haftalarında güreş sezonu başlar. Ben federasyon yönetim kurulu üyesi olarak, federasyonda yetkili arkadaşları aradım. Ben ne federasyonun as başkanıyım ne de icra kurulunda yetkim bulunmakta. Sadece yönetim kurulu üyesiyim. Yine de federasyondaki arkadaşlara tahkim kuruluna giden itiraz kararının durumunu sordum. Sezon başlayana kadar da tahkim kurulundan itiraza cevap gelmedi. Ben de sezon başlayınca ilk güreşlerde federasyon yönetim kurulu üyesi vasfı ile değil Cengizhan Şimşek`in kulüp idarecisi olarak federasyonun yayınladığı listede sporcunun cezalı olduğuna dair bir bilgi yer almadığı için problemin giderildiği düşüncesi ile sporcumuzu güreştirme kararı aldık. Kulüp idarecisi olarak tüm kararı ben aldım. Bu görüşmeler esnasında sporcumuz Cengizhan Şimşek ile sürekli iletişim halinde idik.
9 Haziran 2022 tarihinde Türkiye Geleneksel Güreş federasyonu Türkiye Güreş Federasyonu’ndan ayrılarak bu isimle bağımsız hale gelmiştir. Türkiye Güreş Federasyonu cezalılar listesinde ismi bulunmayan Cengizhan Şimşek’in ismi yeni kurulan Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu Başkanlığı’na da gönderilmemiştir.
1 Ağustos itibari ile tüm görevleri devralan Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu’na da konu ile ilgili hiçbir bilgi verilmemiştir. Konunun kapandığı düşünülmüştür. Tahkim Kurulu’nun 9 ay sonra verdiği ret kararını biz de kamuoyu ile aynı anda öğrenmiş bulunmaktayız.
Mayıs ayının ilk haftasında güreşlerin başlaması ile birlikte federasyon her hafta hakem listesi yayınlar. Bu listenin altında ise cezalı sporcuların isimleri yazılır. Federasyon tarafından yayınlanan bu listede sporcumuzun cezalı olduğuna dair herhangi bir bilgi yer almamıştır. 2022 yılı güreş sezonundaki görevli hakem ve cezalı sporcular listesine halen ulaşabilirsiniz.
Cezalı listesinde sporcumuzun isminin yer almadığından dolayı hem kulüp olarak hem de idarecisi olarak Cengizhan Şimşek’in güreştirilmesinde bir sakınca görmedik.
Durum böyle iken sporcumuza verilen cezayla ilgili herhangi bir ilgi, yetki ve imzamın olmasını beklemek akıl ve mantıkla izah edilebilecek bir durum değildir.
Ayrıca 2022 yılı mayıs ayı itibari ile Türkiye Güreş Federasyonu ile fiili ilişkim bulunmamakta ve yine aynı yıl ekim ayı itibari ile Türkiye Güreş Federasyonu’ndan istifa ettiğim kamuoyu tarafından bilinmektedir.
Sporcumuz Cengizhan Şimşek ile ilgili Türkiye Dopingle Mücadele Komisyonu’nun (TDMK) talebi üzerine 24.08.2021 tarihinde disiplin süreci bir önceki federasyon başkanı Musa Aydın döneminde başlatılmıştır. Konu ile zamanında ilgilenilmeyerek 19 Ekim 2021 tarihinde sporcuya ulaşılmadığı bahanesi ile ceza tayinine yer olmadığına karar verilmiştir.
2022 yılı 29 Haziran ayında yapılan Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu Yönetimi’ne seçilerek 1 Ağustos 2022 tarihinden itibaren yönetimde göreve başladım. Bu tarihe kadar olan tüm güreşler Türkiye Güreş Federasyonu sorumluluğunda yapılmıştır. Durum böyle iken ve sporcumuzun cezalılar listesinde yer almamasından dolayı bu konunun kapandığını düşündüm. Konunun kapandığını düşündüğüm için bu hususta Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu yönetimine bilgi vermedim, daha doğrusu bu problemin çözüldüğüne o kadar inanmışım ki aklıma bile gelmedi. Tahkim Kurulu’nun düzeltme talebiyle ilgili 9 ay sonra verdiği karardan ben de TGGF yönetimimiz de kamuoyu ile neredeyse aynı anda haberdar olduk. Hiçbir kastım ve kötü niyetim olmasa da TGGF yönetimimize bu konuda bilgi vermeyi unutmuş olmam beni en çok üzen hususlardan birisi olmuştur.
12 Aralık 2022 tarihinde Türkiye Güreş Federasyonu’nun itiraz ettiği tahkim kurulu kararına tam 9 ay sonra red kararı gelmiştir.
Ben Başpehlivanımız Cengizhan’ın idarecisi olarak kamuoyuna şunu sormak istiyorum.
Bu durumda benim Cengizhan Şimşek’in arkasında durmam mı gerekiyordu? Yoksa durumu görmezden mi gelmem daha doğru olurdu?
Sporcumuza sahip çıktığımız halde sosyal medyada ismini vererek ya da vermeyerek şahsımla ilgili bir linç girişimi başlatıldı. Ben doğru yaptığıma inanıyorum. Yaptıklarımın arkasında duruyorum. Cengizhan’ı o tarihte güreştirmeseydim yine farklı bir tepki alacaktım.
Şayet sporcumuzun arkasında durmayıp güreştirmeseydim Cengizhan 3. Sınıf bir başpehlivan ya da bıyıklı bir başpehlivan olarak bilinmeye devam edecekti. Güreş camiamıza kazandırdığımız yeni başpehlivanlarla gurur yaşarken böyle bir eleştiriye maruz kalmak son derece üzücü olmuştur.
Şimdi; Cengizhan’ın, gösterdiği üstün başarılarla karizmatik, cengaver ve T.C. Kırkpınar başpehlivanı ünvanıyla anılmasında suçlu ben miyim?
Yıllar boyu büyük emeklerle müsabakalara hazırlanarak bir ülkeye başarılı bir sporcu kazandırmak bir suç mu ?
Daha önce de yapılmaya çalışıldığı gibi bundan sonra da hakkımda yargısız infazda bulunan, sırf karalama çabasıyla ithamlarda bulunanlar hakkında avukatım aracılığıyla tüm kanıtları ile birlikte yasal işlemleri başlattığımı bildirmek isterim.
Kamuyunun bilgilerine ve takdirlerine saygıyla arz ederim.”
Hasan Aydın